"Ticaret Savaşlarında Yeni Perde: Yeşil Dönüşüm" başlıklı görüş yazısı yayında!

Gelişmiş ülkelerin kalkınma hikayelerinde önemli bir paya sahip olan ticari korumacılık önlemleri son yıllarda yeniden baskın rol oynamaya başladı. ABD’nin eski başkanı Donald Trump döneminde Çin’e karşı başlatılan ve Biden yönetimi tarafından sürdürülen ticaret savaşları, bu korumacı politikaların önemli bir örneği. Biden yönetiminin geçtiğimiz aylarda Çin menşeli çiplere ve elektrikli araçlara yönelik aldığı tarife kararları ise yeşil ticaret savaşlarına perde araladı. Bu kapsamlı tarife kararları, güneş pilleri ve lityum-iyon bataryalar gibi yeşil teknolojileri de kapsayarak Çin’in bu sektörlerdeki ilerlemesine yönelik tepki olarak görülüyor. Çin, Covid-19 sonrası ekonomik sıkıntılarını toparlamak amacıyla yeşil teknoloji üretimine odaklanırken, bu sektörlerdeki liderliğini pekiştirdi. Ayrıca ülkenin yenilenebilir enerji sektörüne yapmış olduğu yatırımlar da küresel çapta yenilenebilir enerji maliyetlerinin düşmesine neden oluyor. Öte yandan, ABD ve AB gibi ülkeler de benzer sübvansiyon paketleri ile yeşil teknolojileri destekleyerek, karbonsuz bir ekonomiye geçişi hızlandırmayı hedefliyorlar. Yeşil ticaret savaşlarının küresel emisyonları artırma potansiyeli ve tedarik zincirlerinin yeniden yapılandırılmasıyla birlikte getirdiği zorluklar, bu sürecin karmaşıklığını daha da derinleştiriyor. Bu gelişmeler bir yandan da Türkiye gibi gelişen ülkeleri farklı kanallar üzerinden etkileme ihtimaline sahip.

Yazının tamamına erişmek için buraya tıklayınız.